İnancın Güvenilirliği

Yorum Yok

Videonun Metni

Hristiyan: "İsa kurtarıcımızdır."
Musevi: "Mesih henüz gelmedi."
Müslüman: Muhammed Allah'ın resulüdür."
Hindu: "Birçok Tanrı var."
Budist: "Hepimiz Tanrı'yız."

Kim haklı? Kim yanılıyor? Yanıt güvenilirlikte yatıyor.

Bu Zeus. Tanrı'ların Tanrı'sı. Yıldırım fırlatıcısı. Burada (Yunanistan) yaşıyor. Olimpos Dağı'nın zirvesinde... Günümüzde şöyle bir evine göz atalım. Olimpos Dağı. 1913'te insanlık sonunda Olimpos Dağı'nın zirvesine ulaştı. Eski Yunanlılar Zeus'a, bir Hristiyan'ın İsa'ya kuvvetle inandığı kadar inanırdı. Herhangi bir Müslüman'ın Allah'a kuvvetle inandığı kadar.. Eski Yunanlıların bazıları Zeus'un iradesine karşı geildikleri için ölüme mahkum edildiler. Zeus'a inanarak yaşayıp öldüler.


Zeus orada bile değildi.

Fakat tek gerçek Tanrı, göklerin Tanrı'sıydı. Ve yine inananlar atılganlığımızı küçümsediler. 1783, 1903.. Uçtuk.. Sesten daha hızlı.. Bir kuşun ulaşabileceğinden daha yükseğe...Göklerin sınırına... Ve ötesine... Ve göklerin Tanrısallıktan yoksun olduğunu keşfettik. Ancak görülüp dokunulabilen Tanrı'lar da vardı. Bu insanların Tanrı olduğu farz edildi. Fakat ortak başka bir şeyleri vardı... Hepdi öldü.

İnsanlar şu yıllarda Dünya'nın sonunun geleceğini bize söylediler hep; M.Ö 2800, M.S 1. yüzyıl (isa'nın öngörüsü), M.S. 155, M.S. 970, 1284, 1504, 1524, 1533, 1648, 1666, 1794, 1814, 1836, 1847, 1874, 1881, 1910, 1914, 1919, 1967, 1969, 1980, 1982, 1987, 1988, 1992, 1993, 1997, 1998, 1999, 2000, 2006, 2007, 2008

Bazı insanlar Dünya'da hayatı mevcut kılan Tanrı'ya iman ettiler. İnsan kanının her sabah Güneş'in doğmasını sağladığına inandılar. Kusursuz (!) metinleri Dünya'nın Güneş'ten önce yaratıldığından bize bahsetti. Her şeyin merkezinde olduğumuzu düşündüler.

Güneş sistemimizin %99'luk kütlesini oluşturan hakkında ne biliyorlardı? Helyum hakkında ne biliyorlardı? Ya da hidroen hakkında? Milyarlarca yıl ya da milyonlarca kilometre hakkında ne biliyorlardı? Hiçbir şey. Çünkü onlara öğretmeye çalışanalra göz dağı verdiler.

Şu anda milyonlarca ışık yılı ötesini görebiliyoruz. Ve şimdi rahatça şöyle diyorlar; "Tanrı zaman ve uzayın ötesindedir." Ne olmasını istersek öyle olabileceği yerde. Fakat zaman ve uzayı fethedebilsek tarihin bize öğrettiği gibi Tanrı bir başka boyuta geçecek ya da evrene ya da gerçekliğe... Yani Tanrı sonsuza dek ulaşabileceğimizin ötesinde olacak.

Din bu kayadır; gözüpek, sabit, çağlar yaşında.. Bilim ise sudur; yerinden oynatarak, değiştirerek, kaplayarak bu kayayı aşındırır.

0 yorum:

Yorum Gönder