Hipokampus Ve İleriye Dönük Bellek Yitimi

Yorum Yok
Beynin, temporal lob korteksinin en içe bakan bölümünde bulunan hipokampus, yeni öğrendiğimiz bir bilginin, tanıştığımız kişinin isminin, yeni gördüğümüz bir tabelanın, bir resmin veya ilk defa alışveriş yaptığımız bir marketin adresinin ya da adının uzun süre aklımızda kalması için gerçekleşen süreci yani hafızaya alma sürecini destekleyen bir oluşumdur. Hipokampusun zedelendiği durumlarda veya birkaç hastada epilepsi tedavisi amacıyla iki hipokampusun da cerrahi olarak çıkarıldığı durumlarda cerrahi öncesine dek depolanmış anılar açısından ciddi bir bellek sorunu oluşmazken, bu girişimden sonra bu kişilerin artık uzun süreli hatta birkaç dakikayı geçen orta süreli sözel ve simgesel tipte ( bildirim tipi ) bellek depolama yetisi kaybolur. Gerçekten de her gün ilişkide oldukları insanların isimlerini bile öğrenemezler. Böylece saniyeler ile birkaç dakika arasında değişen kısa süreli bellek oluşturabilirler ama birkaç dakikadan fazla uzun süreli bellek oluşturma yetenekleri ya kısmen ya da tamamen yok olmuştur. Bu yüzden bu kişiler zekanın temeli sayılan uzun süreli bellek oluşturmaktan yoksun kalırlar. Bu duruma ileriye dönük bellek yitimi ( Anterograd Amnezi ) denir.

Beynin yeni anıları saklayabilmesi için hipokampus neden bu denli önemlidir?

Hipokampus ona bağlı temporal ve paryetal lob yapıları ile birlikte hipokampal formasyon olarak adlandırılır ve serebral korteks, amigdala, hipotalamus, septum, mamiller cisimler gibi temel limbik sistem bölgeleriyle sayısız ama ağırlıklı olarak dolaylı bağlantı gösterir. Bu bağlantılardan özellikle, hipokampusun, limbik sisteme ait " ödül merkezleri " ve " ceza merkezleri " ile ilgili olan en önemlisidir. Yapılan hayvan deneyleri göstermiştir ki duysal deneyimlerden bir ödül ya da cezaya neden olanlar, nötr ( sıradan ) duysal deneyimlere göre çok daha kuvvetli bellek izleri oluşturmaktadır. Ağrı ve sakınmaya ( kaçınmaya ) neden olan duysal uyaran veya düşünceler, limbik ceza merkezlerini uyarırken ; haz, doyum, kazanım, hoşnutluk, mutluluk ve değerlilik duygusu uyandıran uyaranlar limbik ödül merkezlerini etkinleştirmiş olurlar. Bunların tümü birlikte kişinin altta yatan duygudurum ve güdülenmelerini sağlar. Bu güdülenimler arasında beynin hoş olan veya olmayan deneyimlerinin anımsanmasına yol açan dürtüler bulunur. Özellikle hipokampuslar hangi düşüncelerimizin ödül veya ceza bağlamında bellekte tutulmaya değer olduğuna karar veren en önemli yapılar olarak gösterilmiştir.

Aşağı sınıf hayvanlarda ise bu yapı hayvanın ne yiyeceğini, hangi nesnenin tehlikeli olduğunu, hangi kokunun sekse davet ettiğini saptamakta önemli rol oynar; yani ölüm-kalım önemi taşıyan kararları alır. Beynin en erken evrimsel gelişiminde hipokampus muhtemelen gelen duysal sinyallerin önemini ve önem derecesini belirleyen ve kritik kararlar alan bir nöron mekanizmasını oluşturmuştur. Bu kritik karar alma yeteneği bir kez oluştuktan sonra belki de beynin geri kalan kısmı aynı karar için yine ona başvurur. Hipokampus bir nöron sinyalinin önemli olduğunu bildirdiğinde bu bilgi belleğe yönlendirilir ve böylece bu bilgi öğrenilir ve uzun süreli hafıza oluşumuna destek olmuş olur.

Sonuç olarak hipokampusun kısa-süreli belleğin uzun-süreli belleğe çevrilmesine yol açan dürtüyü sağlaması, yeni bilginin kalıcı olarak depolanıncaya kadar depo alanlarının bir nevi uyanık kalmasını ( aktif olmasını ) sağlar. Buradaki mekanizma ne olursa olsun hipokampuslar olmadan sözel ya da simgesel uzun süreli anıların pekiştirilmesi ya zayıf olur ya da mümkün olmaz.

Saygılarımla..

0 yorum:

Yorum Gönder