Kör Saatçi; (İngilizce: The Blind Watchmaker, 1986, Norton & Company, Inc. New York) Richard Dawkins'in evrimsel gelişmeyi basit örneklerle modellendirerek anlattığı TÜBİTAK tarafından yayınlanan popüler-bilim alanında yer alan önemli ve kült kitabı.
İsmi 18. yüzyıl tanrı bilimci William Paley 'in o dönemde çok bilinen bir kitabına referans olarak kullanılmıştır. Paley kitabında bu tür tartışmalarda sık kullanılan saat analojisine başvuruyor, çünkü saat complex (karmaşık) yapıları anlatmak için iyi bir model.
Paley eğer yürürken yerde bir saat görseydiniz bunun karmaşık bir mekanizma olduğunu ve bir tasarımcı tarafından önceden tasarlandığını düşünürdünüz ama insan gibi karmaşık yapıların neden önceden tasarlanıldığını düşünmüyorsunuz diyerek bu tasarımcının üstü kapalı bir biçimde tanrı olması gerektiğini iddia ediyor. Dawkins de buna cevap olarak mutasyon, birikimli seçilim gibi mekanizmalarla çalışan evrimin önceden planlanamayan bir süreç olduğuna dikkat çekerek bu saatçinin ileriyi göremeyeceği ve planlayamayacağı için kör olması gerektiğini savunarak kitabına Kör Saatçi adını verir.
Ve bunu da yaptığı bir programla açıklamaya çalışır ki kendisi yazıldığı gibi bir bilgisayar programcısıdır, bu program kendiliğinden biyomorph adı verilen şekiller oluşturan bir programdır. Doğada binlerce gen kullanan canlılara karşın bu programda oluşan şekillerin kullandığı gen sayısını 9'la kısıtlar, her oluşan yeni biyomorfla bir önceki biyomorf arasında sadece +1 veya -1 gen farkı vardır. Dawkins bilgisayarda tesadüfi olarak oluşan şekilleri incelerken ortaya çıkan bir şekli gözden kaçırır ve yeniden aynı şekle ulaşmak ister ama bunu bir türlü başaramaz. "Programı kendim yazdığım halde, nasıl çalıştığını bildiğim halde ben aynı şekle bir daha ulaşamıyorum." diyerek, doğadaki gelişmelerin de böyle olduğunu bir sonraki adımın nasıl olacağının, evrimin ne yöne gideceğinin önceden asla kestirilemeyeceğini söylüyor.
Dawkins bize doğadaki tüm her şeyin bir anda ve önceden tasarlanmış bir şekilde ortaya çıktığı, gelişime kapalı, durağan bir modelin tersine her şeyin kerte kerte, adım adım, basit den karmaşığa doğru ilerlediği, sürekli gelişen, hareketli bir gelişme modeli sunuyor. Ona göre insanın evrimi tahayyül edememesinin en büyük nedeni beynimizin küçük niceliklerle çalışmak üzerine evrimleşmesi ve için işin içine milyonlarca yıllık süreçler girince affallayıp kalmasıdır.
İzlemek İçin Tıklayın
çok iyi
YanıtlaSil