National Geographic yapımı olan Earth: Making Of A Planet (Dünya: Bir Gezegenin Öyküsü) adlı belgesel, dünyanın ilk oluşmaya başladığı andan günümüze kadar geçen zamanı ve değişimleri işlemektedir. Dünyanın yaklaşık olarak 4.5 milyar yıllık bir gelişim ve evrimi harika görsel efektler ile somutlaştırılıyor.
Belgeselin iki önemli olumlu özelliği bulunmaktadır. İlki, görsel efektlerin çok başarılı olmasıdır. Bu sayede, dünyanın nasıl evrensel yasalar çerçevesinde oluştuğu rahatlıkla görülebilmektedir. Bu, özellikle, teistler için 'ol' gibi bir emir ile birdenbire oluştuğu sanılan dünyanın aslında aşama aşama oluştuğu fikrinin hayal edilmesini kolaylaştırmaktadır.
Belgeselin ikinci olumlu özelliği, dilinin gayet anlaşılabilir olmasıdır. Belgesel süresince, dünyanın oluşumu, geçirdiği aşamalar, Ay'ın oluşumu, suyun ortaya çıkışı, canlıların oluşumu gibi önemli konulara yer verilmekte ve tüm bu karmaşık görünen konular zarif bir anlatım biçimiyle sunulmaktadır. Yine, bir anda tüm canlıların oluştuğu fikrine karşıt olarak canlılığın nasıl başladığı ve canlıların evriminin ekolojik değişimlerle nasıl gerçekleştiği ana hatlarıyla anlatılmaktadır.
Dünya'nın yaklaşık 4.5 milyarlık jeolojik ve biyolojik tarihinin ve geçirdiği aşamalarının harika bir şekilde sunulduğu bu belgeseli izlemenizi şiddetle tavsiye ederim.
Hayyam
Hayyam
İzlemek İçin Tıklayın
Bu yorum yazar tarafından silindi.
YanıtlaSil"Dini inançlara saygısız" olduğu gerekçesiyle yakın gelecekte National Geographic ve benzerlerinin Türkiye'de yasaklanması çok ütopik değil korkarım...
YanıtlaSilGünümüzde evrim ile ilgili bilimsel sitelere engeller uygulanırken safsata dolu siteler çoğalıyor, taçlandırılıyor. Hatta televizyonlarda her hareketin dinsel açıdan uygunluğu irdeleniyor. Açıkçası, o yakın geleceğin çok daha yakın olmasından çekiniyorum.
YanıtlaSilDikkat edin belgesel ateşe yoğun. Big bang ta ateş bazlı bir açıklama. Kur'an'da ateşe yoğun. Bugün ateş geçen ve cehennem vb. olarak algılanan ayetler yarın bu belgeselin durumun gelecek. İnsanın zihinsel gidişi izleniyor ve ona göre Kur'an ve Bilim ortaklaşmasına gidiliyor.
YanıtlaSilDikkat edin belgeselde "hava" yok. Kur'an'da da hava yok. Kimse sormuyor hava nedir, nasıldır, neye yarar, ne yapar.
Hicr 26-27 ve Rahman 14-15'i ayrı ayrı düşündürme çalışmasına devam ediliyor. Cann'ı gökyüzüne uzaya çekme çalışması var. big banga getirme çalışması var. İblis'i ve Adem'i varlık olarak algılama çalışmasının devamı var. İnsana bir türlü ateş ve havayı sokmayacaklar. Böylece bilimsel alanda nefes alınamayacak uzun yıllar. Cann'ı ayrı insan'ı ayrı düşündürecekler. Kur'an'daki insan kelimesinin ayan beyan anladığımız manada, biyolojik varlık manasında olmadığı açık. Cann'ın cin ile ve İblis ile alakası olmadığı çok daha açık.
Hava. Havayı unutmamak lazım. Ateşten önce belki en önemli çözümü bekleyen konu bu. Big bang gerçekse bile havada var orada. Suda var. Toprakta var. Toprak ve suyun çeşitleri var. Bunların hepsi çözüldümü de patlama olduğu bulundu. Onca madde ne zaman çözüldüde patlayacağına karar verildi. Onca madde ne zaman çözüldüde birbiriyle yapışık olduğuna karar verildi.
Big bang çelişkileri bitmez. Fizik, kimya unuutlmuş bir test yapılmış, (yada yapılmadan uydurulmuş) ortaya iddia atılmış.
Kur'an'da hava çevirisi yapacak kelime ve hava içeren bir Kur'an çıkarmaya çalıştım. Eşanalamı kaldırdım. İlişkileri kurmaya çalıştım. Aldığım ilham ve gözlemler akla hayale gelmez. Hava ciddi derecede önemli. Bu kesin. Doğdum doğalı big bang. Bitmedi gitti.
Hiç bir şey bilmiyoruz. Tek bildiğim bu. Hiç bişey. Bişey eksik. Ve çelişkiyi göremeyen körleriz aynı zamanda.
Ya bilim adamında bir tahta eksik, yada bu adamlar şüpheli kişiler. İlahiyat ve Kur'an keşfimdeki rezalete eş durum.
Bu kadar rezil bir durum. İlahiyatçıyı unuttum, artık elime aldım Kur'an'ı ben çözüyorum. Yarında alacağım elime bilimi ben inceliyeceğim. Bu ne ya. İllaki Kur'an ve Bilim beraber gidecek. Öyle böyle bir yerlere varacağım. Olur ve Olmaz dediklerime bir daha bakacağım. Tam simgesel davranışla hareket edeceğim. Gözüm gördü mü, gördü, tamamdır. Öyle teori meori yok. Varsayımmış yok.
Ben Kur'an'da Allah bulamamışım, Rab bulamamışım, İlahiyatçımı dinleyeceğim.
Evrim. Siz varlıktan varlık üretimini benimesemeyi çok seviyorsunuz. Allah tuşa basmış, Allah'ın ruhundan kainat üremiş demekle evrim aynı şeye gelir.
Şimdi bu Kur'an'da yarılma, parçalanma, çatlama, patlama yorumlanan ayetler, yarın şu kadar çeşit şunlar oluştu derse ne diyeceksiniz?
Musa konusundaki, 12 pınar fışkırdı çevirisi (12 çeşit su oluşturuldu) olursa ne diyeceksiniz.
Gök ile yer birdi, ayrıldı çevrilen ayet, Gök ile yer birbiriyle eş ve ayrı çalışan özelliktedir, birbiriyle çift, eştir, gök erkek yer dişi konumdadır, gök boşalır yer doğurur vb. gibi çevrilirse ne diyeceksiniz?
Saat yaklaştı, ay yarıldı. Zaman bölüm bölüm oluşturuldu, 12 bölüm oluştu vb. diye çevirilirse ne diyeceksiniz?
Bugünkü şeytan, cin, İblis, big bang, isa, musa, meryem unutulduğunda ne diyeceksiniz?
Adem-İblis, Ateş-Toprak ayrımını ifade ediyor dendiğinde ne diyeceksiniz?
İlham ve gözlemleme yolu açacak kaynak arıyorsanız, orjinal Kur'an'ı harf harf didikleyin. Çevirisinden okunuşunu kendiniz oluşturun. Her türlü şekle sokun. Gözünüzün önündeki kaynağı kaçırmayın. Yok kardeşim ben kendim kaynağım derseniz o zaman tamam.