Anket Sonuçları: Tanrıya İnanıyor Musunuz?

21 Yorum
Blogda daha önce de birkaç defa anket yapılmıştı ancak anket bittikten bir süre sonra anket kaldırılmış ve uzun vadede anket sonuçları unutulup gitmişti. Bu bakımdan, bu unutulmanın bir nebze de önüne geçmesi için anketleri yayınlamak işe yarayabilir.

Her ne kadar anket verilerini arşivlemek direkt olarak fayda sağlamayacak gibi görünse de, blogun ilgilendiği konular çerçevesinde, çeşitli anketler ile bir çeşit nabız yoklanması yapılabileceği gibi, anketin sunduğu veriler üzerinde de tartışmalar ve yorumlar yapılarak, bu verilerin değerlendirilmesi yapılabilir.

İlk anketin sorusu Tanrıya inanıyor musunuz? idi. Seçenekler ise şunlardı:
  • Evet, kesinlikle bir tanrı var.
  • Emin değilim ama bence bir tanrı var.
  • Bilmiyorum.
  • Emin değilim ama bence bir tanrı yok.
  • Hayır, kesinlikle bir tanrı yok.
Bir ay süren bu ankette, toplam 347 kişi oy kullandı. Sonuçlar ve yüzdeler ise şu şekilde:
  • Evet, kesinlikle bir tanrı var. [105 (%30)]
  • Emin değilim ama bence bir tanrı var. [49 (%14)]
  • Bilmiyorum. [41 (%11)]
  • Emin değilim ama bence bir tanrı yok. [71 (%20)]
  • Hayır, kesinlikle bir tanrı yok. [81 (%23)]
Bana göre anketin iki ilginç özelliği var: İlki, dinleri yadsıyan ve tanrı kavramına da oldukça sorgulayıcı bir şekilde yaklaşmaya çalışan bu blogda, 'evet, kesinlikle bir tanrı var' seçeneğinin bir hayli fark ile anketi önde kapatması. Blogun hitap ettiği esas kesim olmamasına rağmen, tanrının varlığına kesin olarak inananların bu ankette böyle öne geçmesi, ilginç bir durumdur. İkinci ilginç durum ise, 'kesinlikle tanrı var' ve 'kesinlikle tanrı yok' diyenlerin diğer kesimlere göre çoğunlukta olması. Soyut ve tartışmaya açık bir kavramın bu kesinlikte değerlendirilmesi ve bu kesinlikçi yaklaşımın azınlıkta değil de çoğunlukta olması, benim bakış açıma göre pek de mutlu edici değildir; zira bu şekilde kesinlikçi yaklaşımlar, bireyin ilerlemesine ket vurmakla birlikte, bireyi radikalleşmeye ve diyalog eksikliğine götürebilir.

Blogu takip edenlerin de bu anket sonuçlarına göre çeşitli çıkarımları varsa, bu başlık altında bildirebilirler. Anket sonuçlarını yayınlamanın bir sebebi de, yukarıda da denildiği gibi, bu verilerin değerlendirilerek bir şekilde açıklanmasına fayda sağlamaktır.

21 yorum:

  1. fanatikler %53, diğerleri %45. çok karamsar bir tablo değil bence.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Doğrudur Sayın Piktobet, ülke geneline bakılırsa, fena bir tablo değil; ancak insan yine de fanatiklerin sayısını her daim az görme eğilimi içerisinde oluyor tabii ki; ya da en azından, beklentim ilk başta o yöndeydi.

      Sil
  2. Sayın Hayyam,

    Bir evvelki anket sonuçları ile benzerlik ve farklarını analiz ederek karşılaştırabilir misiniz?

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Sayın Erol,

      Ne yazık ki bir önceki anketi sildiğim ve bir kaydını tutma gereği duymadığım için net bir şekilde o anketin verilerini bilemiyorum. Ancak yanlış hatırlamıyorsam, kullanılan oy sayısı daha fazla olmakla birlikte (ki anket çok uzun süre durduğu için oy sayısı fazlaydı) genel eğilim aynı yöndeydi. Genel eğilimden kastım ise, 'kesinlikle tanrı var' ilk sıradaydı, 'kesinlikle tanrı yok' ikinci sırada ve bunların ikisinin toplamı diğerkilerden fazlaydı. Ama oranları ve yüzdeleri bilemiyorum.

      Buna göre, bu anket için çıkarabileceğimiz sonuçlar, o anket için de geçerlidir diyebiliriz. Yukarıdaki yazıda belirttiğim gibi, anketin bizlere sunduğu iki önemli veri var. Bunlar, 'kesinlikle tanrı var' oranının yüksekliği (ki blogun kapsamı düşünülürse ilginç bir durum) ve Sayın Piktobet'in dediği gibi 'fanatik'lerin diğerkilerden üstün olması.

      Ama şöyle sonuçlar da çıkarılabilir: Tanrının var olduğunu düşünenlerin çoğunluğu bundan emin; yani tanrının varlığı fikri, emin olmama durumuna pek açık değil. Şöyle ki, tanrının varlığına dair 154 oy kullanılmış ve bunların 105'i yani %68'i bundan kesinlikle eminken, %32'si bundan o kadar emin değil.

      Tanrının yokluğu seçeneğinde 152 oy kullanılmış, yani tanrının varlığına dair şıklardan sadece 2 oy az kullanılmış ama bunların %53'ü bundan eminken, %47'si ise emin değil.

      Buna göre, biraz zorlama dahi olsa, tanrının yokluğu fikrinin biraz daha esnek ve ihtimallere açık olduğu söylenebilir. Bunun asıl sebebi olarak da, dogmatik bir düşünce olmadığı gösterilebilir.

      Son olarak, 'bilmiyorum' seçeneğinin -ki benim en sıcak baktığım seçeneğin- her zamanki gibi pek de revaçta olmaması gülümseten bir burukluk bırakmıyor da değil.

      Varsa, sizin de bu anket için yorumlarınızı okumak isterim.

      Sil
    2. Sayın Hayyam,

      Öncelikle, blogun felsefesi çerçevesinde baktığınızda, inançlı kişilerin ankete katılarak oy kullanıyor olması bence son derece önemli. Bunun anlamı; inançlı okurlar, bloğa, bloğun karşı felsefesine rağmen değer veriyor demektir. İlk etapta “değer verme “ sözü makul gelmeyebilir ancak, zihnin (beynin) ilgilendiği her şey değerdir. Değer vermek demek, her zaman için o şeyi (kavramı, düşünceyi, nesneyi) kanıksamak demek değildir. Düşüncenizi daha da pekiştirecek öyle bir karşı fikir vardır ki, o karşı fikir değerlidir. Ne zaman ki davranış nötr olur, işte o zaman bir ilgisizlikten bahsedebiliriz.
      İnançlı okurların bu ilgisi; bloğunuza ait felsefe, inananlar için karşı görüşte de olsa “bilgi” ürettiği içindir. Bir zihin, inançlı da olsa da olmasa da, sahip olduğu bir düşüncenin, karşı düşünceler tarafından çökertilemeyeceğini kendisine göstermek ister. Bunun için de, kendi düşünce sistemimizin dışındaki düşünceleri de merak ederiz. Aynı düşünce ve inanış sistemin içinde düşünmek, kendi kendine tavla veya satranç oynamak gibidir. Böyle durumlarda zorlanırız. Çünkü, zaten hasmımız aynı zamanda kendimiz olduğu için, yapacağımız hamleyi biliyoruz demektir. Aynı zihin kendi kendimize rakip olamaz. Bu aynı zamanda inanmayan kişiler için de geçerlidir. Zihnin inandığı bir bilgiyi daha da inanılır hale getirmenin yollarından biri ve hatta aynı bilgiyi tekrar etmekten daha önemli olan yöntem, savunduğunuz sav/düşünce/inanç için üretilen karşıt fikirleri geçersiz kılacak yeni çözümler üretmektir. Sizin savınıza/düşüncelerinize karşı olan savları geçersiz kıldığınıza dair her çözüm (veya çözüm olduğuna inanılan yol), sahip olduğunuz “savı”, savlıktan çıkartıp, “evrensel geçerlilik” kademesine koyar, eskiye göre daha fazla inanırsınız. Kurgusal bir örnek olsa da şunu söylemek isterim; inandığınız düşünceler, eskiden varsayalım, 20 milyon nöronsal bağlantıyı kapsıyorsa, düşüncelerimizi destekleyen yeni çözümler bulduğumuza dair inanç ile 30 milyon nöron bağlantısını işgal eder. (araya illaki beyinle ilgili bir şeyler dahil etmesem olmaz) Böylece inandığımız şeye olan pekiştirme/derece daha da artar. Özetle, inandığımız düşünceye karşı olan her düşünceyi kendi düşüncemiz karşısında geçersiz kıldığımızı gördükçe, o düşünceye olan inancımız daha da artar. İşte bu anlamda, bloğunuzu, inananlar açısından da ciddi kaynaklardan biri olduğunu düşünüyorum.

      Bir önceki anket sonuçlarını da elde ettiğinizi ifade ediyorsunuz. Bana göre, yazınızın içine, her iki sonucu sütun grafik olarak ve karşılaştırmalı olarak koymak, yeni ve eski sonuçları mukayeseli ve hem de görsel olarak hafızada kalıcılığı arttırır diye düşünüyorum.

      Sil
    3. ...ve ayrıca facebook'da da bu anketi tekrarlamak uygun olur mu, yeni katılımcılar getirir mi veya bir tekrar mı olur o konuda siz daha bilgi sahibisiniz.

      Sil
    4. Sayın Erol,

      Çok ilginç ve de sağlam bir bakış açısı kattınız açıkçası ankete. İnançlı kimselerin çoğunlukta olmasının en makul ve yararlı açıklaması da muhtemelen sizin yapmış olduğunuz açıklama.

      Daha önceki anketin sonuçlarını, yorumlarda Sayın Adsız'ın önerisi ile bulabildim. Sütun ve grafikli hatta karşılaştırmalı bir tablo gerçekten ilgi çekici olabilir ama maalesef ki halihazırda böyle bir şeyi tam olarak nasıl hazırlayabileceğimi bilmiyorum. Zaten yukarıda 'ilkel' bir biçimde sonuçları yazışımdan bunu biraz da olsun belli ettim sanırım.

      Bu ilk anket açıklaması olduğu için ve altına yorumlar yazıldığı için, ana konuyu değiştirmeyeyim sizin için de uygunsa. Ama zaten ayda bir farklı sorularla anket hazırlamayı ve bunların sonuçlarını yayınlamayı planladığım için, bundan sonraki anket sonuçlarını daha özenli bir şekilde duyururum; hatta ilgili başlığı açmadan evvel sizinle fikir alışverişine girerek, gerekirse ekstra sizin yorumunuzla da yayınlayabiliriz bu sonuçları. Şayet sağlıklı bir biçimde oylama yapılırsa, ilginç bilgiler elde edebileceğimizi düşünüyorum. Misal, yeni anket, yani 'Dinler olmasaydı dünya nasıl bir yer olurdu?' sorusu da, önemli sonuçlara gebe bir anket olabilir.

      Bir de sizin şu Facebook anket fikriniz gerçekten ilginç. Orada bir anket yapabileceğim hiç aklıma gelmezdi doğrusu; hem hile olmaz, hem de buradaki verilerle karşılaştırma şansı elde ederiz. Şöyle olması uygun mudur sizce: İkinci anket sonuçları açıklanınca, orada ilk anket sorularıyla yeniden anketi başlatırız. Aynı anketi direkt tekrar etmek yerine bir aylık ufak bir aradan sonra gerçekleştirmek daha uygun gibi geliyor bana, ama akıl akıldan üstündür tabii ki, önerilere açığım.

      Saygılarımla.

      Sil
  3. archive.org diye bir şey var hayyam

    YanıtlaSil
  4. Bu ankete güvenmek zor. Cookie'ler silinip aynı kişiler tekrar oy kullanabilir.

    YanıtlaSil
  5. Ayrıca diğer tarayıcılardanda kullanılabilir.

    YanıtlaSil
  6. Bence bu anketler için sağlam yerler bulsan daha iyi.

    Müslümanın yamuk, ateistin agnostikin dürüst olduğunu unutmayalım.

    YanıtlaSil
  7. Hayyam bilmiyorum sen buldunmuda ben buldum. Bana hiç ikna edici gelmiyor sonuçlar.

    Evet, kesinlikle bir yaratıcı var
    191 (36%)

    Emin değilim ama bence bir yaratıcı var
    56 (10%)

    Yaratıcının varlığı şu an için bilinemez
    61 (11%)

    Emin değilim ama bence bir yaratıcı yok
    76 (14%)

    Hayır, kesinlikle bir yaratıcı yok
    133 (25%)


    Votes so far: 517

    YanıtlaSil
  8. Evet, archive.org'dan baktım, durum aşağı-yukarı dediğim gibi; toplam 517 oy kullanılmış, oy dağılımı ise şöyle:

    * Evet, kesinlikle bir yaratıcı var [191 (36%)]
    * Emin değilim ama bence bir yaratıcı var [56 (10%)]
    * Yaratıcının varlığı şu an için bilinemez [61 (11%)]
    * Emin değilim ama bence bir yaratıcı yok [76 (14%)]
    * Hayır, kesinlikle bir yaratıcı yok [133 (25%)]

    Anketin güvenilirliği kısmına gelirsek; böylesi önemsiz anketlerde kimsenin hileye başvuracağını sanmam. Zaten aksi durumda, absürt oy oranları çıkardı diye düşünüyorum. Gelgelelim, internet üzerindeki bir ankette hile yapmayı kafasına koymuş biri için de yeterli önlem almak güç olur; e, anket yapma fikrinden de 'ya hile varsa' diye vazgeçmek de doğru olmaz.

    YanıtlaSil
  9. Google formlar var. Tam bilmiyorum onu ama, üye olmadan, google üyeliği olmadan cevaplamama şartı koyarsan biraz daha iyi olur.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Sayın Adsız,

      Kimsenin oy verirken kendini rahatsız hissetmemesi ve kendini kayda geçirilmiş gibi düşünmemesi esas isteğim. Mesela sırf google üyeliği istiyor diye oy vermeyecek birçok a-teist olduğu olduğunu varsayabiliyorum; anonim olarak, özgürce fikrini belirtmek isteyenleri dışarda tutmayı asla istemem.

      Sil
  10. Teistik düşüncede olanların çok olması ilginç bir durum ancak şu da unutulmamalı, dini araştırmalar yaparken veya bazen çok ilgisiz konularda (edebiyat, animasyon vb.) konularda google üzerinden bu bloga ulaşmak mümkün. Ülkede dindarların çok olduğu ve rastlantı üzerine buraya gelen kişinin de dindar olma ihtimalinin yüksekliği ve anketi görünce oy kullanma gereği hissetmesi normal olabilir.

    Belki de bu anket, blogun takipçisi olanların nabzını ölçemiyor, çünkü tek seferlik rastgele giren biri muhtemelen dindar olduğu için kendisine uygun oyu kullanıp gidiyor, ama yine de benim bildiğim ve bu sorunu aşabilecek bir yöntem yok. İleriki anketler için yeni fikirler varsa, onlara da açık olduğumu bildirmek isterim.

    YanıtlaSil
  11. "hayır, kesinlikle bir tanrı yok" seçeneğini işaretleyenleri müslümanlarla aynı kategoride görmeyi abartılı buldum açıkçası. elbette tanrının yokluğunu amentü bellemedik, ama bu tartışmayı bitirdiğimiz, onlarla konuşmadığımız ola ki onları düşman gördüğümüz anlamına gelmiyor. ve elbette hiçbir şeyin kesinliği yok, ne siberuzayın, ne evrenin ne de şu an tuşlara basan parmaklarımın. kesin olan şey bir haydutla, vandal bir hortlakla zehirlenen bilinçlerin el birliğiyle dünyayı nasıl yaşanmaz bir yere getirdiğidir. tanrı var mı'nın itinalı ve naif tartışma uslubunun dışında bir yorum oldu belki ya kusura bakılmasın. bu harika blogu seviyorum.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Sayın Nemo,

      Normal şartlar altında 'kesinlikle tanrı yok' diyenle ilgili bir sorun yaşamam; ancak Türkiye'de, ve özellikle sanal ortamlarda, kendisini pozitif ateist olarak tanımlayanların çoğu, bu vasfını, bazı şeylerin farkına varıp araştırdıkları için değil; özellikle Facebook'taki faşist zihniyetteki, sorgulama ahlakından ve sistematiğinden zerre pay almamış, eleştirdiği köktendincilerden farklı davranmayan ateist sayfaların gazı ve seviyesiyle kazandığı için, onların 'kesinlikle tanrı yok' söylemi de, dogmatik bir düşünceden ileri gidemiyor.

      Elbette ki sizi ve bu ankete oy kullanan çoğu kişiyi tenzih ederim. Amacım pozitif ateistler ile köktendincileri bir seviyede görmek değil; ancak Türkiye'nin sanal ortamlarında varlığını sürdüren ve mantar gibi çoğalan sayfaların, ciddi anlamda bilgi ve ahlak anlayışından yoksun tavırlarına karşı da ister istemez bir tepki geliştirmiş durumdayım. Özellikle blog için Facebook sayfası açtıktan sonra, Facebook'taki birçok sayfayı takip etme fırsatı yakaladım ve üzülerek belirtmeliyim ki, hiç olmazsa bir nebze entelektüel temel taşıması gereken 'özgür sorgulama' sayfalarının çoğu, ilkokul seviyesinin üstünde değil. Ne yaklaşım tarzları ne de bilgi düzeyleri meseleleri ele alıp irdelemek için yeterli değil. Açıkçası bu durum beni çok üzdü; din ve tanrıları sorgulayan çok güzel blog ve siteler varken, bu Facebook sayfaları kendi bayağı anlayışları ile çok daha ciddi kitlelere ulaşıyor ve çoğu müslümanın ateistlere bakış açısının kötü bir şekilde gelişmesine sebep oluyor. Hatta bunun üzerine "Türkiye'de Ateizm" başlıklı bir şeyler karalamayı bile düşünüyorum.

      Sayın Nemo, bir anlamda içimi dökmeme vesile oldunuz, teşekkür ederim bu bakımdan. Umarım meramımı anlatabilmişimdir; eleştirimi yaparken kimleri hedef aldığımı ve neleri belirttiğimi iyice açıklayabildiğimi ummuyorum; hassas bir konu olduğu için sizin veya başka birinin aklına takılan bir şey olursa, gerekli açıklamaları yapabilirim de.

      Saygılarımla.

      Sil
  12. çok teşekkürler hayyam açıklaman için. çok iyi anlattın derdini ve sonuna kadar da haklısın.

    YanıtlaSil
  13. ad işte neyse4 Ağustos 2013 01:18

    "Emin değilim ama bence tanrı yok" diyen bir adam aslında hiç bir şey demiyordur. hatta ne düşündüğünden neye inandığından bihaberdir, boş kümedir. bu bağlamda kesinlikle tanrı yok diyenler daha tutarlıdır. sayılarının çok olması da yadırganacak bir şey değil. ateizm zaten özünde septisizmi de barındırır. o yüzden radikal bir şekilde diyaloğa kapalılık yahut kesin bir karara mutabık kalma hali değildir. ateistlik yolculuktur ve bu anlamda bir durağı yoktur.

    YanıtlaSil
  14. 129 kişi oy kullanmış. Ben merak ettim bu 129 kişiyi.

    Bu anketi inanana ayrı inanmayana ayrı sorsan nasıl olur acaba? Hiç olmazsa az çok sahtecilik anlaşılabilir bence.

    YanıtlaSil