İman, şüphesiz, şu güne kadar dağları yerinden oynatamadı. Ama hiç dağ olmayan yere dağlar koyabilir.
- Friedrich Nietzsche
Ahlakın temeli ne zaman ilahiyata dayandırılırsa, halklar ne zaman ilahi otoriteye bağımlı hale getirilirse, en ahlaksızca, en adaletsiz, en kepaze şeyleri mazur gösterip yaygınlaştırmanın yolu açılmış demektir.
- Ludwig Feuerbach
Katliam hazırlıkları her zaman Tanrı ya da insanların düş güçleriyle yarattıkları bir başka varlık adına yürütülür.
- Jaroslav Hašek
Bilimin felsefeye karşı gösterdiği kayıtsızlık, kuşkusuz, bilimin şaşırtıcı başarısı nedeniyledir. Bilim, insanın güçlü olduğu duygusunu kuvvetlendirmiş; bu nedenle de, teolojik geleneklerle kimi zaman çatışmasına karşın, genelde iyi kabul görmüştür.
- Bertrand Russell
Gerçekten de tarih, bir tür suçlar ve kötülükler tablosudur. Temiz ve sessiz insanlar bu büyük arenada kaybolurken, sahneye hep tutkulu ve ahlaksız adamlar çıkar.
- Voltaire
Anlayışım arttıkça, bilgim eksiliyor.
- Tommaso Campanella
Biz canlıların cehennemi gelecekte var olacak bir şey değil; eğer bir cehennem varsa, burada, çoktan aramızda; her gün içinde yaşadığımız, birlikte, yan yana durarak yarattığımız cehennem.
- Italo Calvino
İntihardan söz etmek, intihar etmekten çok daha iyidir.
- Charles Bukowski
Hayat, nedensiz var. Bunun farkında olmak ölümü bilmekten daha korkutucu.
- Işık Ergüden
Öğütler ancak öğüt verene yararlıdır. O da, vicdanındaki yükü hafiflettiği için.
- Trevanian
Kötü olmak asla bağışlanamaz, ama kötü olan yaptığı kötülüğü bilirse, bu da bir meziyettir; ve en iğrenç olanı aptalca kötülük yapmaktır.
- Charles Baudelaire
Anlayışım arttıkça, bilgim eksiliyor.
YanıtlaSil- Tommaso Campanella
Bu cümlenin altında yatan anlam nedir?
anlayışlı insanlar, bilgisizdir sonucu çıkıyor düz mantıkla
Sayın Ferdi,
SilBu sözü de tıpkı "Bildiğim tek şey, hiçbir şey bilmediğimdir." sözü gibi düşünmek lazım, yani insanın bilgi, anlayış ve kavrayışı arttıkça, aslında neleri bilmediği hakkındaki bilgisinin de arttığı şeklinde bir yorum getirmeliyiz.
Diğer bir anlatımla, bilgimiz azken, evrendeki şeylerin daha az farkında oluruz ve aslında ne kadar az şey bildiğimizi de fark etmeyiz, dolayısıyla bilgi düzeyimizi bir anlamda yüksek bularak çözümleri de ona göre ararız. Oysa, bilgimiz gerçek anlamda arttıkça, evrende bilmediğimiz şeylerin ne kadar fazla olduğunu da kavrarız ve "entelektüel kibrimiz" yerini sahici bir "öz farkındalığa" bırakır.
Saygılarımla.