Orta Çağ'da savaştan bıkmış bir Şovalye, yanında bayraktarı ile Haçlı Seferleri'nden evine döner. Vebanın yol açtığı tahribatı görünce, böylesi bir ızdıraba neden olan Tanrı'dan kuşkulanmaya başlar. Çok geçmeden ölüm onu da ziyaret eder; ancak Şovalye kaderine boyun eğeceğine Ölüm'e meydan okuyarak bir satranç oyununa davet eder. Kaybederse canından olmaya razıdır.
Buna koşut bir öyküde ise, genç, masum ve iyimser bir çift bebekleri ile birlikte küçük bir akrobat grubu ile köy köy dolaşırlar. Yolculukları sırasında, bağnaz dinciler kırbaçlama törenleri düzenler ve Tanrı'nın emirlerini yerine getirmeye kendini memur etmiş umarsız kişiler şeytanın esiri köylüleri yakarken, hastalığa uğramış köylerdeki insanların korku içinde yaşadıklarını görürler. Acı çeken Şovalye bu çiftle karşılaştığı zaman, onların birbiri ile olan aşkıyla rahatlarken, meşum rakibi Ölüm, hepsinin kaderini tayin edecek olan son hamleyi yapmayı bekleyerek, uysal uysal bir kenarda oturmaktadır...
Bergman'ın, Tanrı'nın gövdesiyle bulutlanan bir dünyada insanın yaşamı üzerine varoluşçu eserlerinin ilki olan Yedinci Mühür, yönetmenin çocukluğunun etkisi altında geçirdiği ideallerin baskısını hissettiği bir dönemde yapılmıştı.
Bir rahip oğlu olan Bergman, tıpkı Şovalye gibi, modern dünya topyekün savaşları ve nükleer psikozu ile dini bir bakışı yalanlıyor görünse de, inancın sorunlarından kendini kurtaramıyordu. Seyrek, stilize tematik diyaloğu, ağırbaşlı ses efektleri ve vakur, melankolik müziğiyle Yedinci Mühür, dinsel deneyimin hem daha hafif hem de daha karanlık yanlarının nüfuz ettiği, belki biraz saplantılı, ama yine de çarpıcı bir film olarak varlığını günümüzde de sürdürüyor.
"Yedinci Mühür, serbestçe kullanılmış ortaçağ malzemeleriyle sunulan modern bir şiirdir. Filmimde Şovalye, bugünün askerinin savaştan dönmesi gibi, Haçlı Seferi'nden dönüyor. Orta Çağda insanlar vebadan ölesiye korkarlardı. Bugün de atom bombası korkusuyla yaşıyorlar. Film, teması hayli basit bir allegoridir: İnsan, onun ebedi Tanrı arayışı, ve tek mutlaklık olarak ölüm."
- Ingmar Bergman
0 yorum:
Yorum Gönder